Valdimar Jóhannsson’ın Kuzu (2021) filminde farklılığın yitimi ve kurban bunalımı

Bu makale, Valdimar Jóhannsson’un yönetmenliğini ve senaristliğini yaptığı Kuzu (2021) filmini, Fransız antropolog ve filozof René Girard’ın Şiddet ve Kutsal adlı eserindeki kavramlardan yola çıkarak analiz etmeyi amaçlamaktadır. İzlanda’da izole bir çiftlikte yaşayan Maria...

Full description

Saved in:
Bibliographic Details
Main Authors: Emre Aşılıoğlu, Şefik Özcan
Format: Article
Language:English
Published: Mardin Artuklu University 2024-09-01
Series:ARTS: Artuklu Sanat ve Beşeri Bilimler Dergisi
Online Access:https://dergipark.org.tr/tr/doi/10.46372/arts.1460959
Tags: Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
Description
Summary:Bu makale, Valdimar Jóhannsson’un yönetmenliğini ve senaristliğini yaptığı Kuzu (2021) filmini, Fransız antropolog ve filozof René Girard’ın Şiddet ve Kutsal adlı eserindeki kavramlardan yola çıkarak analiz etmeyi amaçlamaktadır. İzlanda’da izole bir çiftlikte yaşayan Maria ve Ingvar çiftinin bir kuzuyu evlat edinmelerini konu alan film, doğa ve insan ilişkilerini, cinsiyet rollerini ve kayıp temalarını işler. Folk horror türünde değer-lendirilebilecek unsurlar barındıran film, pastoral ve karanlık atmosferiyle izleyiciye estetik ve duygusal bir deneyim sunar. Girard’ın kuramlarına göre, filmdeki şiddet ve kutsal arasındaki ilişki belirgindir; filmde Ada isimli kuzu, masumiyetin sembolü olarak belli noktalarda teolojik anlamlar barındırırken aynı zamanda bir yer değiştirmecenin nesne-nedeni olarak, yani bir arzu-nesnesi olarak da işlev görür. Ada’nın doğaüstü bir gücün sembolü oluşu, Pan’ın ortaya çıkışıyla açığa çıkar. Makale, Kuzu filmini Girard’ın şiddet ve kutsal kuramları bağlamında analiz ederken, aynı zamanda folk horror türünün özelliklerini ve filmin Freudyen ve Lacancı psikanalitik açıdan incelenebilir yönlerini de ortaya koymaktadır.
ISSN:2687-1890