Şîî Alîm Muhammed Mîrzâ en-Nâînî’nin (öl. 1936) “Tenbîhü’l-ümme ve tenzîhü’l-mille” Adlı Eserinin İslâm Siyaset Nazâriyesi Açısından Önemine Dair Bazı Mülahazalar

Hz. Peygamber’in vefatından itibaren Müslümanların nasıl ve kimler tarafından yönetileceği meselesi hakkında tartışmalar çıkmış ve bu minvalde farklı yaklaşımlar ve teoriler ortaya çıkmıştır. Bu yaklaşım ve teorilerden özellikle iki tanesi İslâm siyaset tarihinde ön plana çı...

Full description

Saved in:
Bibliographic Details
Main Author: Seracettin Eraydın
Format: Article
Language:English
Published: Sirnak University 2024-12-01
Series:Şırnak Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
Online Access:https://dergipark.org.tr/tr/doi/10.35415/sirnakifd.1508779
Tags: Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
_version_ 1841545789209313280
author Seracettin Eraydın
author_facet Seracettin Eraydın
author_sort Seracettin Eraydın
collection DOAJ
description Hz. Peygamber’in vefatından itibaren Müslümanların nasıl ve kimler tarafından yönetileceği meselesi hakkında tartışmalar çıkmış ve bu minvalde farklı yaklaşımlar ve teoriler ortaya çıkmıştır. Bu yaklaşım ve teorilerden özellikle iki tanesi İslâm siyaset tarihinde ön plana çıkmış ve büyük kitleler tarafından benimsenmiştir. Bunlardan ilki Müslümanların çoğunluğunu oluşturan Sünnî dünyanın benimsediği hilâfet teorisi, ikincisi ise Sünnîlerden sonra ikinci büyük Müslüman kitleyi oluşturan Şîa’nın savunduğu imâmet teorisidir. Sünnî düşüncede hilâfet meşruiyetini Müslüman toplumun temsiliyetinden veya güce dayalı biatinden alırken, Şîî düşüncede imâmet meşruiyetini belli bir ailenin/Ehl-i beytin üyesi olarak ilâhi seçilmişlikten almaktadır. Bütün bir klasik dönem boyunca hem Sünnî hem de Şîî düşünce açısından bazı dokunuşlar dışında ana çerçevesiyle korunan söz konusu siyaset teorilerinin Modern dönemde kurulan ulus devletlerle birlikte uygulanabilirliğini kaybettiği anlaşılmıştır. Buna karşı Sünnî âlim ve düşünürler yoğun olarak İslâm’ın ruhuyla uyumlu ve Müslüman toplumun maslahatını koruyacak güncel yönetim modelleri arayışına girerken; nispeten daha geç ve az yoğunlukta olmak üzere Şîî fakihler de bir inanç meselesi olan İmâmet anlayışını sarsmayacak yeni siyaset modelleri üzerine düşünmüşlerdir. Nitekim çalışmamızın merkezinde yer alan Tenbîhü’l-ümme ve tenzîhü’l-mille adlı eser de Şîî çevrelerce müctehid kabul edilen Muhammed Mîrzâ en-Nâînî tarafından İran’da hüküm süren saltanat düzenine karşı Meşrutiyet Devrimi’ni desteklemek ve İslâmî bir anayasal düzenin esaslarını ortaya koymak üzere kaleme alınmış imâmet anlayışıyla uyumlu yeni bir siyaset teorisi denemesidir. Eserin İran Meşrutiyet Devrimi’nin manifestosu olarak addedilmesi ve Şîî siyaset nazariyesi açısından yeni bir başlangıç kabul edilmesi hasebiyle müstesna bir yere sahip olmasının yanı sıra müellifin meselelere yaklaşımında çoğunlukla Müslüman âlim ve aktivist kimliğiyle mezhepler üstü bir tutuma sahip olması, konuyla ilgili görüşlerini serdederken bütün bir Müslüman kitleyi muhatap alması ve bu minvalde ümmet kavramına çokça vurgu yapması, bir de modern siyasetin mesele ve kavramlarını İslâm kaynakları çerçevesinde ele alması onu genel İslâm siyaset nazariyesi açısından da önemli kılmaktadır. Buradan hareketle çalışmamızın esas amacı zikri geçen eserin genel İslâm siyaset nazariyesi açısından önemine dair çeşitli mülahazalarda bulunmak, temel hedef ise eserin ülkemiz bilim adamları tarafından bu yönüyle de bilinmesine katkı sunmaktır. Bu amacı ve temel hedefi gerçekleştirmek üzere ilk olarak eser ve müellifi hakkında bazı bilgiler sunulmuş ve daha sonra ise eserin içeriğinden hareketle genel İslâm siyaset nazariyesi açısından önemi incelenmiştir. Araştırmanın sonucu itibariyle Tenbîhü’l-Ümme ve tenzîhü’l-mille adlı eserin müellifi Müslümanların tarihi siyaset tecrübesini mezhep kimliğinden bağımsız olarak bütüncül bir şekilde değerlendirerek emperyalizme ve İslâm coğrafyasında hüküm süren despot yönetimlere karşı Müslüman ortak kimliğine ve ümmetin birliğine vurgu yapmıştır. Katı imâmet anlayışına dayalı Şîî siyaset nazariyesini esneterek Sünnî düşünceye benzer bir teori geliştirmiş ve bu şekilde fakihlere imamlara vekâleten siyasî işleri idare etme yetkisi ve toplumsal meselelere doğrudan müdahil olma alanı açmıştır. Modern devlet ve siyaset anlayışını İslâm’ın genel ilkeleriyle bağdaştırmaya çalışmış ve Müslümanların içerden gelen despotizm ve dışardan gelen sömürgeci düzenlerden nasıl kurtulacaklarına dair çeşitli çözüm önerileri sunmuştur.
format Article
id doaj-art-f7f86219acbf4803a9234b12cacdb2b0
institution Kabale University
issn 2146-4901
language English
publishDate 2024-12-01
publisher Sirnak University
record_format Article
series Şırnak Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
spelling doaj-art-f7f86219acbf4803a9234b12cacdb2b02025-01-11T17:50:19ZengSirnak UniversityŞırnak Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi2146-49012024-12-0135678910.35415/sirnakifd.1508779 Şîî Alîm Muhammed Mîrzâ en-Nâînî’nin (öl. 1936) “Tenbîhü’l-ümme ve tenzîhü’l-mille” Adlı Eserinin İslâm Siyaset Nazâriyesi Açısından Önemine Dair Bazı Mülahazalar Seracettin Eraydın0https://orcid.org/0000-0003-4094-1246MANİSA CELÂL BAYAR ÜNİVERSİTESİ Hz. Peygamber’in vefatından itibaren Müslümanların nasıl ve kimler tarafından yönetileceği meselesi hakkında tartışmalar çıkmış ve bu minvalde farklı yaklaşımlar ve teoriler ortaya çıkmıştır. Bu yaklaşım ve teorilerden özellikle iki tanesi İslâm siyaset tarihinde ön plana çıkmış ve büyük kitleler tarafından benimsenmiştir. Bunlardan ilki Müslümanların çoğunluğunu oluşturan Sünnî dünyanın benimsediği hilâfet teorisi, ikincisi ise Sünnîlerden sonra ikinci büyük Müslüman kitleyi oluşturan Şîa’nın savunduğu imâmet teorisidir. Sünnî düşüncede hilâfet meşruiyetini Müslüman toplumun temsiliyetinden veya güce dayalı biatinden alırken, Şîî düşüncede imâmet meşruiyetini belli bir ailenin/Ehl-i beytin üyesi olarak ilâhi seçilmişlikten almaktadır. Bütün bir klasik dönem boyunca hem Sünnî hem de Şîî düşünce açısından bazı dokunuşlar dışında ana çerçevesiyle korunan söz konusu siyaset teorilerinin Modern dönemde kurulan ulus devletlerle birlikte uygulanabilirliğini kaybettiği anlaşılmıştır. Buna karşı Sünnî âlim ve düşünürler yoğun olarak İslâm’ın ruhuyla uyumlu ve Müslüman toplumun maslahatını koruyacak güncel yönetim modelleri arayışına girerken; nispeten daha geç ve az yoğunlukta olmak üzere Şîî fakihler de bir inanç meselesi olan İmâmet anlayışını sarsmayacak yeni siyaset modelleri üzerine düşünmüşlerdir. Nitekim çalışmamızın merkezinde yer alan Tenbîhü’l-ümme ve tenzîhü’l-mille adlı eser de Şîî çevrelerce müctehid kabul edilen Muhammed Mîrzâ en-Nâînî tarafından İran’da hüküm süren saltanat düzenine karşı Meşrutiyet Devrimi’ni desteklemek ve İslâmî bir anayasal düzenin esaslarını ortaya koymak üzere kaleme alınmış imâmet anlayışıyla uyumlu yeni bir siyaset teorisi denemesidir. Eserin İran Meşrutiyet Devrimi’nin manifestosu olarak addedilmesi ve Şîî siyaset nazariyesi açısından yeni bir başlangıç kabul edilmesi hasebiyle müstesna bir yere sahip olmasının yanı sıra müellifin meselelere yaklaşımında çoğunlukla Müslüman âlim ve aktivist kimliğiyle mezhepler üstü bir tutuma sahip olması, konuyla ilgili görüşlerini serdederken bütün bir Müslüman kitleyi muhatap alması ve bu minvalde ümmet kavramına çokça vurgu yapması, bir de modern siyasetin mesele ve kavramlarını İslâm kaynakları çerçevesinde ele alması onu genel İslâm siyaset nazariyesi açısından da önemli kılmaktadır. Buradan hareketle çalışmamızın esas amacı zikri geçen eserin genel İslâm siyaset nazariyesi açısından önemine dair çeşitli mülahazalarda bulunmak, temel hedef ise eserin ülkemiz bilim adamları tarafından bu yönüyle de bilinmesine katkı sunmaktır. Bu amacı ve temel hedefi gerçekleştirmek üzere ilk olarak eser ve müellifi hakkında bazı bilgiler sunulmuş ve daha sonra ise eserin içeriğinden hareketle genel İslâm siyaset nazariyesi açısından önemi incelenmiştir. Araştırmanın sonucu itibariyle Tenbîhü’l-Ümme ve tenzîhü’l-mille adlı eserin müellifi Müslümanların tarihi siyaset tecrübesini mezhep kimliğinden bağımsız olarak bütüncül bir şekilde değerlendirerek emperyalizme ve İslâm coğrafyasında hüküm süren despot yönetimlere karşı Müslüman ortak kimliğine ve ümmetin birliğine vurgu yapmıştır. Katı imâmet anlayışına dayalı Şîî siyaset nazariyesini esneterek Sünnî düşünceye benzer bir teori geliştirmiş ve bu şekilde fakihlere imamlara vekâleten siyasî işleri idare etme yetkisi ve toplumsal meselelere doğrudan müdahil olma alanı açmıştır. Modern devlet ve siyaset anlayışını İslâm’ın genel ilkeleriyle bağdaştırmaya çalışmış ve Müslümanların içerden gelen despotizm ve dışardan gelen sömürgeci düzenlerden nasıl kurtulacaklarına dair çeşitli çözüm önerileri sunmuştur.https://dergipark.org.tr/tr/doi/10.35415/sirnakifd.1508779
spellingShingle Seracettin Eraydın
Şîî Alîm Muhammed Mîrzâ en-Nâînî’nin (öl. 1936) “Tenbîhü’l-ümme ve tenzîhü’l-mille” Adlı Eserinin İslâm Siyaset Nazâriyesi Açısından Önemine Dair Bazı Mülahazalar
Şırnak Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
title Şîî Alîm Muhammed Mîrzâ en-Nâînî’nin (öl. 1936) “Tenbîhü’l-ümme ve tenzîhü’l-mille” Adlı Eserinin İslâm Siyaset Nazâriyesi Açısından Önemine Dair Bazı Mülahazalar
title_full Şîî Alîm Muhammed Mîrzâ en-Nâînî’nin (öl. 1936) “Tenbîhü’l-ümme ve tenzîhü’l-mille” Adlı Eserinin İslâm Siyaset Nazâriyesi Açısından Önemine Dair Bazı Mülahazalar
title_fullStr Şîî Alîm Muhammed Mîrzâ en-Nâînî’nin (öl. 1936) “Tenbîhü’l-ümme ve tenzîhü’l-mille” Adlı Eserinin İslâm Siyaset Nazâriyesi Açısından Önemine Dair Bazı Mülahazalar
title_full_unstemmed Şîî Alîm Muhammed Mîrzâ en-Nâînî’nin (öl. 1936) “Tenbîhü’l-ümme ve tenzîhü’l-mille” Adlı Eserinin İslâm Siyaset Nazâriyesi Açısından Önemine Dair Bazı Mülahazalar
title_short Şîî Alîm Muhammed Mîrzâ en-Nâînî’nin (öl. 1936) “Tenbîhü’l-ümme ve tenzîhü’l-mille” Adlı Eserinin İslâm Siyaset Nazâriyesi Açısından Önemine Dair Bazı Mülahazalar
title_sort sii alim muhammed mirza en naini nin ol 1936 tenbihu l umme ve tenzihu l mille adli eserinin islam siyaset nazariyesi acisindan onemine dair bazi mulahazalar
url https://dergipark.org.tr/tr/doi/10.35415/sirnakifd.1508779
work_keys_str_mv AT seracettineraydın siialimmuhammedmirzaennainininol1936tenbihulummevetenzihulmilleadlıeserininislamsiyasetnazariyesiacısındanoneminedairbazımulahazalar